anavatan40
Hirfanlı Baraj Gölü
Baraj alanı Kaman, Kırşehir merkezi, Evren, Şereflikoçhisar ve Sarayiçi ilçelerini kapsar. Tuz gölünün kuzey doğusunda Kızılırmak üzerinde yer alan büyük baraj gölüdür. En derin yeri 70 metredir. Son yıllarda burada bulunan en yüksek su kuşu sayısı 133.809’dur. Büyüklüğünden dolayı alanın tamamı aynı gün içerisinde sayılamadığı için kışlayan gerçek su kuşu sayısının daha da fazla olduğu sanılmaktadır.
Bunlar arasında Macar ördeği (3560), elmabaş pakta ( 13.430), tepeli pakta (14.550), dikkuyruk (122) ve sakarmeke (68.350) sayılabilir. Bunlar, gözlemlerden elde edilmiş en yüksek sayılardadır. Baharda, büyük sayıda angıt ( en çok 2070) gözlenmiştir. Bölgedeki sulak alanlar donduğunda, göle çok sayıda su kuşu gelmektedir. Baraj Gölü adacıklardan az sayıda gülen sumrunun kuluçkaya yattığı bilinmektedir.
Baraj gölünün çevresinde yaz mevsiminde plaj ve piknik alanı olarak kullanılan ideal yerlerden biridir. Orta Anadolu’nun deniz ve plaj özlemini karşılayabilecek durumda olan hirfanlı barajı göl manzarası, çamlıkları, plajları ve sosyal tesisleri ile oldukça ilgi çekmektedir. Ayrıca göl balık avına da elverişlidir.
Göl çevresindeki en güzel doğal plajlar: Kırşehir’e 50 km uzaklıktaki Toklumen Köyü ile 25 km uzaklıktaki Sıdıklı Büyükoba Köyü kumsalları özellikle de Davulağıl bölgesinin plaj ve tesisleri ile Kamana 16 km uzaklıktaki Savcılı Büyükoba kumsallarıdır. Ayrıca il merkezine 27-30 km uzaklıkta bulunan Yeşilli, Uzunali ve Karaduraklı köylerinin Baraj kıyıları da doğal plajlardır. Yaz aylarında bu çevreler kamp alanı olarak kullanılmaktadır. Tüm bu yerlere ulaşım asfalt yollar sayesinde oldukça kolaydır. Hirfanlı barajındaki sosyal tesisler ile Toklumen kasabasındaki Aşık Sait tesisleri ve Savcılı Büyükoba tesisleri restoran ihtiyacını karşılamaktadır.
2004 yılında 2004/ 8321 sayılı Bakanlar Kurulu Kararıyla hirfanlı barajının büyük bir bölümünü kapsayan alan turizm merkezi olarak ilan edilmiştir. Hazırlanacak projelerle gelecekte suya dayalı rekreasyon faaliyetlerine yönelik turizm kullanımları için çok uygun alanlar olabilecektir.
Cacabey Medresesi
Kırşehir kent merkezinde bulunan medrese Selçuklu döneminde Kılıçaslan oğlu Keyhüsrev zamanında Kırşehir emiri Nurettin Cibril Bin Cacabey tarafından 1271-1272 yıllarında bir gözlem evi medrese olarak yaptırılmıştır.
Eser sonradan camiye çevrilmiştir. Birkaç kez onarılmış olup minaresindeki mavi çiniler nedeniyle halk arasında “ cıncıklı” camii adı ile anılmaktadır. Medrese kesme taştan yapılmış olup kare planlıdır. İki eyvanlı kapalı avlulu medreseler gurubuna girmektedir. Döneminde astronomi yüksek okulu olarak hizmet vermiştir.
kavsaralı iki renkli taş işçiliğinin uygulandığı taç kapısı bulunmaktadır. Kuzeyindeki giriş kapısı işlemelidir, yapıdan ayrı olan tuğladan yapılmış çinili ve tek şerefeli minaresi ilk önce gözlem yeri olarak kullanıldığını göstermektedir.
Ana eyvanda yer alan karşılıklı iki sütun koni ve küre biçimlerinin üst üste bindirilmesiyle oluşturulmuştur. Bu sütun düzenlemesinin Anadolu Türk sanatında başka bir örneği bulunmamaktadır. Cacabey camiinin sol bitişiğinde Cacabey’e ait bir türbe bulunmaktadır.
CACABEY KİMDİR?
Ceceli aşiretinin beyi olan Emir Bahaddin Caca’nın oğlu olan Cacaoğlu Nureddin Cebrail, 1240’ta Kırşehir’de doğdu. Kırşehir’e büyük hizmetlerde bulunmuş, büyük ve tarihi şahsiyettir. Adı edebileşmiş bu devlet adamı “ Cacabey” adıyla ün kazanmıştır.
Selçukluların son yıllarında düzen bozulduğu için iller valiler ile yönetiliyordu. Eskişehir Emiri olarak görülen Caca Bey, bir süre Tokat’ta kaldıktan sonra Kırşehir’e bey olmuştur.
Kırşehir Beyi iken, Emirhor olan Eseddedin İsyanı’nı bastırdı. Elbistan Savaşı’na katıldı. Orada Mısır Memlük Sultanı Baybars’a esir düştü. Baybars bütün esirleri serbest bırakınca Caca Bey Şam’dan Kırşehir’e döndü. Bir hükümdar gibi Kırşehir’de hüküm süren Caca Bey’in ünü, kısa sürede her tarafa yayıldı.
Genç yaşında zekasını göstererek üstün hizmetlerde bulunan Caca Bey, kısa zamanda büyükler arasına karıştı. Mevlana, yazdığı mektupta onu övmüş, başarısını tescil etmiştir. Aralarındaki birçok görüşmede de bu konuyu dile getirmiştir. Özel Türkçe konuşan, emirleri ve devlet yazışmalarında Türkçe yazan Caca Bey, kendi idaresinde olan Hacı Bektaş ile de ilgilenmiş, onu himaye etmiştir.
Anadolu’da bir çok hayır kurumu yaptırmıştır. Bu arada Eskişehir’de bir cami ve bir han yaptırmış, 17 cami ve zaviyeyi de onarıma almıştır. Kırşehir’de bu gün bir mimari anıt olarak yükselen Caca Bey Medresesi’ni de yaptırmıştır. Devrin fakültesi gözüyle bakılan bu binada Türkçe eğitimi veriyordu. Arapça ve Acem dili ile de eserleri vardır. Ayrıca İslam Hukuku ile felsefe ve tasavvuf dersleri de öğretiliyordu. Kubbesi açık ve altında bir kuyunun bulunduğu Cacabey Medresesi’nde kuyuya yansıyan yıldızlar incelenir, bunlar üzerinde araştırmalar yapılırdı. Bundan anlaşıldığına göre, bu medrese o dönemlerde astronomi araştırmaları yapılıyor, matematik, fizik, kimya gibi konularda eğitim veriyordu
GEZİLECEK YERLER
MESİRE ALANLARI
Hirfanlı Baraj Gölü
Kaman ilçesine 19 km, il merkezine 70 km. uzaklıkta suni göl, bir deniz görünümündedir.Gölün çevresi kamp yapmaya elverişlidir.Doğal kumsalları ile kamp yapılabilecek bir yerdir. Sportif olta balıkçılığı yapılabilmektedir.
Mucur Köme
Mucur ilçe merkezinde olup, Kırşehir’e 22 km mesafede dir.Günübirlik piknik alanıdır.Kamp yapılabilir.
Seyfe Gölü
Seyfe Gölü Malya kapalı havzasının güney ucunda yer alan yüzölçümü kış aylarında en çok 9350 hektara çıkan sığ ve tuzlu bir göldür. Seyfe gölünün doğusunda kıyıya yakın sazlıklardan oluşmuş pek çok adacık bulunur. Seyfe gölündeki alan Milli Park alanı olarak ilan edilmiştir.Ayrıca Seyfe gölü çevresi doğa yürüyüşlerine uygun bisiklet parkurları, bitki inceleme gibi etkinlikler ve günübirlik piknik ve kamp içinde elverişlidir.Mucur ilçesine 17, İl merkezine 39 km mesafededir.
Çuğun Baraj Gölü
Günübirlik piknik ve kamp içinde elverişlidir. Sportif olta balıkçılığı yapılabilmektedir.İl merkezine 15 km mesafededir.
Güzler Parkı
Günübirlik piknik alanıdır. İl merkezindedir.
Toklumen Kasabası
Doğal kumsalları ile kamp yapılabilecek bir yerdir. Sportif Olta balıkçılığı yapılabilmektedir.Toklumen Belediyesi tarafından sosyal tesisler yapılmıştır. İl merkezine 48 km mesafededir.
Savcılı Kasabası
Kaman ilçesine bağlı ve Hirfanlı Baraj gölü kıyısındadır. Doğal kumsalları ile kamp yapılabilecek bir yerdir. Sportif olta balıkçılığı yapılabilmektedir.Savcılı Belediyesi tarafından sosyal tesisler yapılmıştır.Kaman ilçesine 21, il merkezine 65 km mesafededir.
KAMAN CEVİZİ
KAMAN CEVİZİ
Kaman cevizi dünya çapında bir üne sahiptir. Yapılan araştırmalarla Kaman cevizinin kalitesi daha da artırılmaya çalışılmıştır. Yapılan seleksiyon çalışmaları ile en iyi özelliklere sahip 5 farklı ceviz çeşidi elde edilmiştir. Bunlar Kaman 1, Kaman 2, Kaman 3, Kaman 4, Kaman 5 olarak isimlendirilmiştir. Çalışmalar hala sürdürülmektedir. Bu konuda Ziraat Yüksek Mühendisi Lokman AVŞAR'ın çalışmaları çok önemlidir. İyileştirme çalışmaları yanında Kaman Belediyesi ve bazı çiftçiler tarafından tohumluk ceviz ve aşılı fidan üretimine yönelik çalışmalar da Kaman'da yapılmaktadır. İyi bir cevizde 16 özellik aranmaktadır.
Her ceviz, standart cevizde aranan bu 16 aynı özeliğe sahip olamaz. % 74 randımanıyla dünya rekoruna sahip ceviz ağacı periodisite gösterir. Yani bazı yıllar hiç meyve vermeden dinlenir. Bu üretici açısından ekonomik olarak istenmeyen bir özelliktir. Ancak yapılan seleksivon çalışmaları sonucu tespit edilen 5 adet Kaman cevizi bu özelliklerden bir çoğuna sahiptir. Bu cevizlerden Kaman 2, Kaman 3 ve Kaman 4 yukarıda bahsedilen özelliklerden sadece 2 sine sahip değildir. Kaman 1 ve Kaman 5 ise sadece 1 özelliğe sahip değildir.
Kaman Cevizi; ince kabuklu yapısı, iç kalitesinin yüksekliği, alan özellikli oluşu ve Türkiye ortalamasının 1,5 katı verimi ile ( ağaç başına 50 kg, dekardan 500 kg ) önemli bir meyvemizdir.
YARDIM
SEYAHAT FİRMALARI
Mermerler Turizm | : 444 44 40 |
Şanallar Turizm | : 444 40 40 |
Şirin Kırşehir | : 213 16 44 |
Aktaşlar | : 213 12 29 |
KONAKLAMA
İlimizde turistik belgeli ve Belediye tarifeli otel ve motel gibi konaklama tesisleri ile lokantalar ihtiyaca cevap verebilecek düzeydedir.
KIRŞEHİR OTEL TELEFON NUMARALARI
(0386)
Coşkun Tuna Otel : 214 14 63
Grand Terme*** :214 47 97
Temur Termal Otel :213 75 70
Caprice Otel : 214 44 50
Anadolu Otel : 213 18 26
Kadiroğlu Otel : 212 12 00
Çıtak Resort Otel *** : 214 06 16
Yağmur Otel : 212 75 75
Dağıstan Otel : 213 45 45
KIRŞEHİR'İN TARİHÇESİ
KIRŞEHİR
Kırşehir 1867 yılında bucak, 1869 yılında ilçe, 1870 yılında sancak olmuş, Avanos, Keskin ve Mecidiye (Çiçekdağı) ilçeleri Kırşehir'e bağlanmıştır. 1921 yılında bağımsız mutasarrıflık, 1924 yılında il olan Kırşehir'e Avanos, Çiçekdağı, Hacıbektaş, Mucur ilçeleri bağlanmıştır. 1944 yılında ilçe olan Kaman, Kırşehir'e bağlanmıştır.
20 Temmuz 1954 tarihinde 6429 sayılı kanun ile Nevşehir il, Kırşehir'de Nevşehir iline bağlı bir ilçe haline getirilmiş Çiçekdağı ilçesi Yozgat'a, Kaman Ankara'ya, Hacıbektaş, Mucur ve Avanos da Nevşehir'e bağlanmıştır.
01 Temmuz 1957'de kabul edilen 7001 sayılı kanunla Kırşehir tekrar il haline getirilmiş, yeni ile Yozgat'ın Çiçekdağı, Ankara'nın Kaman ve Nevşehir'in Mucur ilçeleri bağlanmıştır.
TARİHTE KIRŞEHİR KIRŞEHİR'İN ADI
Kırşehir tarihi, Hititler dönemi ile anılmaya başlar. Fakat, ilin adının o zaman ne olduğu henüz bilinmemektedir. İlin bir ara Aquae Saravenas (Akova-Saravena) adıyla (MÖ.2.yy.) bilindiği anlaşılmıştır. Önceleri Makissos (Macissus) adıyla anılan kent, İmparator I. Jüstinianos devrinde (527-568) yeniden kurulmuş ve Jüstinianopolis diye anılmaya başlamıştır.
Uçsuz bucaksız kırın ortasında yükselen bu kente Türkler "Kır şehri" adını vermişlerdir. Kır şehri zamanla halk dilinde "Kırşehir" oldu. Bu gün bile bazı köylerinde yaşayan halk, burasını Kır şehri diye anar. Kırşehir ismi Türkçe'dir. Bir rivayete göre de Timur'un Anadolu'ya gelişinde kendisine karşı koyan burada yaşayan halkı göstererek "kırın şehri" dediği, daha sonra bunun Kır şehri olarak değiştiği ve bu günkü ismini aldığı da söylenmektedir.
KIRŞEHİR'İN TARİHİ
1 - Tarih Öncesi Çağda Kırşehir (Tunç Dönemi MÖ. 3000-2000)
Kırşehir ve çevresinde yapılan arkeolojik kazılarda Kırşehir'in tarih öncesi çağda,özellikle Tunç çağı döneminin etkisi altında kaldığı görülüyor. 1943'te Hashöyük kazılarında ilk Tunç çağı'na ait beş-altı tabaka tespit edilmiştir. Bu tabakalarda taş ve kerpiç yapı temelleri, siyah renkli seramik parçaları, çömlek ve çanaklar bulunmuştur. Bu kalıntılar bölgede ilk Tunç çağı döneminin (MÖ. 3500-2000) yaşandığını açıklar. Hashöyük ve şehir merkezindeki Kale'de başlayan kazı çalışmaları ile Kaman'a bağlı Çağırkan kasabasında yapılan kazılardan yeni bilgiler de elde edilebilir.
Çağırkan kasabası yakınında bulunan Kalehöyük'ün tarihinin MÖ.. 1750-600 yıllarına kadar uzandığı sanılmaktadır. Kazılar sonunda 25 metre yüksekliğindeki höyük ve buradan çıkarılan iki büyük küp ve diğer buluntular, yörenin tarih öncesi dönemini aydınlatır. Kırşehir'in kuruluşunu, ilk çağlarda Anadolu'yu kuzey-batıdan, güney-doğudan bir baştan bir başa kesen eski ve işlek bir anayolun ortasında bir durak ve yerleşmeyeri olmasında, Asya'dan Avrupa'ya giden önemli karayolları üzerinde bulunuyor olmasında, ayrıca Kapadokya bölgesine de yakın olmasında arayan bilim adamları olmuştur.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)